Atelier Jolie’de Bir Gün
Angelina Jolie'nin New York'un kalbinde, NoHo'da açtığı Atelier Jolie, sadece bir kafe ya da atölye değil; sanatı, sürdürülebilir modayı ve sosyal girişimciliği bir araya getiren çok katmanlı bir kültürel merkez.
57 Great Jones Street adresinde yer alan bu ikonik bina, Andy Warhol'un sahibi olduğu ve Jean-Michel Basquiat'nın bir dönem yaşayıp çalıştığı hala o zamanları hatırlatan enerjisi ile tarihi de bir mekan. Jolie, binanın dış cephesindeki Basquiat grafitilerini koruyarak, geçmişin ruhunu bugünün yaratıcı enerjisiyle hissetmenize olanak sağlamış. Gelin size Atelier Jolie’de katıldığım Braletta workshop’u deneyimimi ve Eat Offbeat kafesinde denediğim lezzetlerden bahsedeyim.
Sanat, Moda ve Toplumsal Girişimcilik
Atelier Jolie, sanatçılar, zanaatkarlar ve yaratıcı bireyler için bir buluşma noktası olmayı hedefliyor. İçeride, sürdürülebilir moda anlayışıyla tasarlanmış ürünler, atölye çalışmaları ve sergiler yer alıyor. Jolie'nin amacı, sadece moda üretmek değil, aynı zamanda toplumsal fayda sağlamak, bu nedenle de özellikle mülteci ve göçmen zanaatkarlarla iş birliği yaparak onların yeteneklerini ön plana çıkarmayı hedefliyor.
Atelier Jolie'nin içinde bir de kafe var. Eat Offbeat iş birliğiyle işletiliyor ve leziz tatlılar, atıştırmalıklar ve Türk kahvesi sunuyor. Gün içinde merak edip sadece fotoğraf çekmeye gelen insanlar da var, birkaç saat oturup çalışanlar da. Bu kafe, mülteci ve göçmen şeflerin geleneksel tariflerini sunduğu da bir mekan aynı zamanda. Menüde Türk kahvesi, Fas çayı gibi içeceklerin yanı sıra dünya mutfaklarından da atıştırmalıklar bulunuyor. Tekrarlamakta beis görmüyorum ve gerçekten New York’da içebileceğiniz en iyi Türk kahvelerinden birisi. Kafe, sadece bir yemek deneyimi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kültürel bir paylaşım alanı oluşturuyor. Farklı dünya mutfaklarından atölyeler de düzenliyorlar bu alanda.
Girişimcilik ve Sürdürülebilirlikte Yeni Bir Adım
Atelier Jolie, sadece bir moda markası değil, aynı zamanda bir sosyal girişim. B Corp sertifikasına sahip olan Angelina Jolie’nin başlattığı bu girişim, etik üretim, toplumsal fayda ve çevresel sürdürülebilirlik ilkelerini benimsiyor. Jolie'nin vizyonu, modayı sadece estetik bir ifade aracı olarak değil, aynı zamanda toplumsal değişim için bir platform olarak kullanmak.
Kahveni iç, atölyeye katıl, kumaşlara dokun, kendi sesini bul.
Atelier Jolie’de Bralet Dikmek:
The New York Sewing Center’in düzenlediği bralet yapımı atölyesi çok keyifli ve öğreticiydi. Bir yandan hızlı moda endüstrisinin gezegende açtığı yarayı düşününce kendi giysini yapma fikri beni kalbimden de yakaladı. BM Çevre Programı'na göre, hızlı moda endüstrisi dünyadaki en önemli kaynak olan suyun ikinci büyük tüketicisi ve küresel karbon emisyonlarının yaklaşık %10'undan sorumlu. Bu tüm uluslararası uçuşlar ve deniz taşımacılığının toplamından da daha fazla bir etki.
Atölyede her şey sürdürülebilir malzemelerle başlıyor. Önünde farklı kumaşlar, danteller, askılar duruyor ve bedenini hiçbir kalıba sokmadan, tam da senin istediğin gibi bir bralet tasarlıyorsun. Eğitmenler, kadın bedeninin farklılıklarını kutlayan bir dille size yardımcı oluyor: “Bunu vücuduna değil, braletine göre ayarlıyoruz.”
Yanımdaki katılımcılarla hislerimiz; benim gibi dikiş makinesini ilk defa kullanan birisi için yepyeni bir heyecandan kendimize zaman ayırmaya, moda ve tüketim hakkında yeniden düşünmeye ve bedenimizle barışmaya tatlı bir geçiş yaptı. Güzelliğimizi ve fikirlerimizi içten dışa taşıdık.
Atelier Jolie’ye arada sadece laptop’ımı açmaya ve birkaç yeni şey yazmaya da geliyorum, bazen Türkçe müzik çalıyor! Etnik sanat, sürdürülebilir girişimcilik ve açık fikirlilikle ilgileniyorsanız mutlaka uğrayın derim.
Haftalık
