Dünyanın İlk Çocuk İklim Aktivisti Greta Değil

Küresel ısınmayı ilk duyduğumda çok üzülmüştüm. Çocukken bir kavramı ilk kez öğrendiğimde, onun hemen başıma geleceğini zannediyordum. Ölüm kavramını öğrendiğimde de “Canım Allah’ım; n’olur annem, babam, ablam, ben bir araba kazasında aynı anda ölelim” diyerek her gece dua ettim. Her gece! Araba kazasını bizi aynı anda öldürebilecek tek şey olduğunu düşündüğümden seçmiştim. 

Bu beyin yapısından dolayı, küresel ısınmanın da hemen dünyamızı vuracağından çok emindim ve dünyanın ölümünü durdurabilmek adına ne yapabilirim diye çalışmalara başladım. Bir kampanya başlatmaya karar verdim. “Her çekirdek bir ağaçtır” adlı bir kampanya başlattım. Aslında bu kampanyayı ben bulmamıştım. Tema Vakfı’ndan görmüştüm. Ama dünya onu kurtardığımda "Yalnız bu orijinal bir çözüm değil Mine" demez herhalde diyerek, bu hırsızlığımdan hiç rahatsız olmadan çalışmalara başladım. 

İstiklal Marşı’ndan hemen önce müdür yardımcılarının olduğu kürsüye gidip okulumuzdaki bütün öğrencilere kampanyamı tanıttım. Evet, kampanyamı. Bir anlamda Greta Thunberg’ten önce ben vardım diyebiliriz. 

Topluluk önünde konuşmakta bir an bile zorlanmamıştım, bu iş için doğduğuma emin oldum. Okuldaki herkesten, yedikleri meyvelerin sebzelerin çekirdeklerini toplamasını ve bunun sonunda çekirdekleri bana vermesini rica ettim. Herkesin bana verdiği çekirdekler! topladıktan sonra onları bir araziye serpecektim. Doğaya karışan çekirdekler yıllar sonra ağaç olacaktı. Küresel ısınma duracak, geleceğimiz kurtulacak, ilk dünyaca ünlü iklim aktivist! çocuk Mine Özgüle olacaktı. 

Haftalarca bana çekirdekler geldi, çocuklar etkilenmemişse bile aileleri bu durumdan etkilenmiş ve çekirdekleri benim için, ay pardon, dünyamız için toplamıştı. 

Ben de her çekirdek geldiğinde onları güzelce poşetliyor ve evimizdeki balkonda biriktiriyordum. Aylar geçti, belki binlerce çekirdek birikti. Bir gün annem eve geldi “Bu iğrenç koku da ne?” dedi. Çekirdekler küflenmişti. Ben çekirdeklerin küflenebildiğini bilmiyordum. Hepsini çöpe attık. 

Kısacası, bu hikayeden alınacak birkaç ders olabilir:

Hiçbir şeyi bilmeden bir işe başlamazsanız iyi olabilir. İyi niyetli kötülüklere yol açabilirsiniz. 10 yaşında bir çocuk herhalde ilk kez tek seferde binlerce ağacı öldürebilmiştir. Bu konuda bir rekor kırmış olabilirim. Böyle baktığımızda Greta Thunberg’in tam zıttı bir yerdeyim.

Bir şey yapmak istiyorsanız öyle hemen gaza gelmeyin. Ufak ufak başlayın. Ne bileyim, plastik kullanmayın. Bir tane falan ağaç ekin. Bir ağaç hiç ağaçtan çok daha iyidir. Kylie Jenner’a Instagram’dan mesaj atın. Özel uçağıyla öyle habire oradan oraya gitmesin.

Ayrıca ailenizin ölmesi için spesifik yönlendirmelerle her gece dua etmeyin. Kötülüklerin sonu hemen gelir mi? Hayır. Niyetler iyi mi? Evet.