İş Çıkışı Hayata Dönme Rehberi

Yoğun bir gün geçirdiniz, bilgisayar ekranıyla göz göze geldiniz, toplantı üstüne toplantı, bir yandan Slack bildirimleri diğer yandan e-posta bombardımanı... Tamam, profesyonel hayatın hakkını verdiniz. Ama şimdi sıra sizde. Ofis kapısından çıktığınız an, zihinsel olarak da “çıkış yapmayı” öğrenmek şart. Peki, sadece dizi açıp kanepeye gömülmek dışında ne yapabilirsiniz? Cevap net: Kendinize iyi gelecek, klasiklerin dışına çıkan ve gerçekten etkisi olan bazı küçük ama sihirli anlar yaratabilirsiniz. Hadi gelin, iş sonrası stresi azaltmanın yaratıcı yollarına birlikte bakalım.
Zihinsel Sıfırlama Kutusu Yaratın

İşten sonra doğrudan televizyona ya da telefon ekranına dalmak yerine, kendinize özel bir “akşam başlangıç kutusu” yapın. İçine birkaç küçük obje koyun: bir tütsü, bir müzik listesi kartı, bir minik oyun kartı, birkaç renkli kalem, belki bir polaroid. Her akşam kutudan rastgele üç şey seçin. Seçtiklerinizi 15 dakika boyunca bir ritüele dönüştürün. Mesela lavanta tütsüsünü yakın, o akşam seçtiğiniz müziği açın ve rastgele bir kartta yazan kelimeye dair üç cümle yazın. Bu hem zihni temizliyor, hem de her akşamı farklı kılıyor. Aynı aktiviteye farklı içeriklerle yaklaşmak, monotonluğu yok ediyor.
Oyunlarla Şarj Olun
Konsantrasyonunuzu bir noktaya sabitleyip zihninizi “flow” moduna sokacak şeyler için oyun oynamak düşündüğünüzden çok daha faydalı. Ama burada Candy Crush’tan ya da saatlerce süren bir strateji oyunundan söz etmiyoruz. Kastettiğimiz şey, 15-20 dakikada sizi başka bir dünyaya çeken, yaratıcı düşünceyi tetikleyen minik oyunlar. Florence, Monument Valley, Alto’s Odyssey gibi görsel olarak rahatlatıcı, zihni aşırı yormayan, aynı zamanda hikaye anlatımıyla sizi iş modundan çıkaran oyunları deneyin. İster telefonunuzda ister tablette oynayın. Önemli olan beyninizi kısa süreliğine bambaşka bir şeye odaklamak. Hem stres azalıyor, hem de akşam saatlerinize hafiflik geliyor.
Kendi Podcast Yürüyüşünüzü Tasarlayın
“Yürüyüş yapın” demek kolay, biz işi biraz yükseltiyoruz. Akşam yürüyüşlerinize her gün bir tema verin ve ona uygun bir podcast seçin. İlişkiler üzerine bir podcast dinleyebilir, bilim kurgu hikayesine kendinizi kaptırabilir veya Fransızcanızı geliştirebilirsiniz. Burada amaç yürümek değil, yürürken başka bir dünyanın içine girmek. Zihninizin akşam saatlerinde yön değiştirmesine yardımcı oluyor. Üstelik hafif tempolu bir yürüyüş vücuda oksijen pompalıyor, stres hormonu kortizolün seviyesini düşürüyor. Yani ruh + beden = tam paket reset.
Kendinize Özel Mutfak Kaçamakları Yaratın

Makarna haşlamak dışında mutfağa girenlerin sayısı çok değil ama iş sonrası terapi gibi gelen bir şey varsa, o da kendi başınıza mini bir yemek workshop’ı yapmak. Burada olay sağlıklı beslenmek değil, tamamen keyif, eğlence ve rahatlama odaklı bir deneyim. Mesela sadece renkli tabaklar yapın. Turuncu biber, mor lahana, yeşil zeytin, pembe humus. Ya da sadece tek bir ülkeye odaklanın. Türk mutfağının derinliklerine inin veya İspanyol meze gecesi yapın. YouTube’da kısa videolar açın, mutfağınızı minik bir atölyeye çevirin. Sonuçta yemek sadece karın doyurmak değil, kontrolü elinize almak, bir şey üretmek ve tüm duyularınızı devreye sokmak demek.
Fanzin Gecesi Düzenleyin
Kendinize özel, loş ışıklı bir “üretim gecesi” kurgulayın. Bir defter, renkli kalemler, birkaç dergi parçası ve bolca kahve. Akşam saatlerini hafif loş bir ışıkta, müzik eşliğinde kendi fanzininizi yaparak geçirmek kadar meditatif bir şey yok. İçine o gün aklınıza gelen bir cümleyi, komik bir sticker’ı, market fişini ya da sinir bozucu bir e-posta parçasını bile yapıştırabilirsiniz. Bu hem bir tür kişisel arşiv olur hem de zihinsel olarak günü bırakmanızı sağlar. “Kafamdaki yükü boşalttım, üstüne biraz sim serptim” hissi paha biçilemez.