Money Talks Baby! 20’li Yaşlarda Para Yönetimi ve Finansal Okuryazarlık
Finansal okuryazarlık ve para yönetimi kavramlarıyla, kredi kartı borcum aylık gelirimi aştıktan sonra tanıştım.
“Sonunu düşünen kahraman olamaz” sloganıyla harcamışım da harcamışım… Siz benim gibi geç kalmayın diye bu konuyla ilgili bildiğim her şeyi anlatmaya geldim.
30-20-50 kuralı cüzdan kurtarır
Maaşınız geldikten sonra nereye gittiğini bilmiyorsanız ve bütçe takibi sizin için zorsa 30-20-50 kuralı tam size göre! Üstelik oldukça kolay. Bu yöntem, gelirini ihtiyaçlar, birikim ve keyif alanlarına bölerek harcamalarını dengede tutmanızı sağlar.
Bu taktik diyor ki, paranın %30’unu kişisel harcamalarına ayır. Dışarıda yemek yemek, alışveriş, aylık abonelikler gibi kişisel zevkler bu bölüme giriyor. %50’si zorunlu giderlerinizi oluşturuyor. Kira, fatura, ulaşım, temel yaşam masrafları gibi harcamalar da bu bölümde yer alıyor. %20’lik kısım ise birikim ve yatırım kısmı. Buradaki miktarı altın, hisse ve fon gibi yatırım ve birikim araçlarında değerlendirerek hem güvence sağlayabilir, hem de paranızın değer kaybetmesini önleyebilirsiniz.
Küçük hesaplar büyük konfor getirir
Kendinizi maddi olarak rahatlatmak için atacağınız küçük adımlar size büyük konforlar getirebilir. Ulaşım için sık sık taksi kullanıyorsanız buna bir sınırlama getirip toplu taşımayı tercih etmekle başlayabilirsiniz. Sürekli dışardan kahve ve yemek alıyorsanız, haftada birkaç gün yemeğinizi ve kahvenizi evde hazırlayabilirsiniz.
Alışveriş yaparken 3 gün bekleme kuralı
Benim en sık uyguladığım para yönetimi kuralı kesinlikle bu. Online alışverişte kontrolsüzce para harcadığımı fark ettiğimden beri almak istediğim şeyleri sepetimde birkaç gün bekletiyorum. Birkaç gün sonra hâlâ almak istiyorsam ve ihtiyacım varsa alıyorum ama genelde almak istediğim 7 ürün varsa 3 tanesinden vazgeçmiş oluyorum. Alışveriş yaparken alacağım kıyafetlerin kumaş cinsini kontrol etmek de beni çok frenliyor.
Hot girls read about finance
Finans hakkında bilgi sahibi olmak insanı inanılmaz havalı hissettiriyor. Bu vibe’ın yanı sıra, kesinlikle sahip olunması gereken bir beceri olduğunu düşünüyorum. Ben finansla ilgili okumaya “Zengin Baba Yoksul Baba” kitabı ile başladım. Başlangıç için çok uygun, okuması son derece kolay ve çok ilham verici. Bunun dışında finansal terimlere hakim olmak, finans kuruluşlarının YouTube içeriklerini izlemek, sosyal medyada finansla ilgili içerik üreten birkaç kişiyi takip etmek sizi zahmetsizce finansal okuryazar haline getirebilir.
Para için çalışma, o senin için çalışsın
Okuduğum kaynaklardan edindiğim en kıymetli öğreti kesinlikle paranın bizim için çalışması gerektiği. Para için çalışırsanız sonsuza kadar onun kölesi olmaya mahkumsunuz. Fakat paranızı kendiniz için çalıştırmayı öğrenirseniz hayatınızın direksiyonuna geçer ve parayı hayallerinizi gerçekleştirmek için bir araç hâline getirirsiniz. Bu nedenle iyice araştırıp yatırım ve birikim araçlarını öğrendikten sonra size mantıklı gelen, kolay takip edebileceğiniz altın, fon, hisse gibi yatırım araçlarını ufak bütçelerle kullanmaya başlayabilirsiniz.
Haftalık
