Miley Cyrus Stil Evrimi

Miley’nin çocuk oyunculuktan pop yıldızına dönüşmesi kadar radikal olan bir şey varsa o da bu yolculukta giydiği tüm kıyafetlerdir. Hannah Montana, Bangerz, Plastic Hearts ve şimdiki hali… Onun bütün dönemlerini çok seviyorum. Benim gözümde her bir era başka bir güçlü kadını ve cesareti temsil ediyor. Miley’nin stil evrimi, diğer sanatçılardan farklı olarak, özenle hazırlanmış ve dikte edilmiş bir kişiliğe ait olmadan özgür kimliğinin bir ifadesi olarak gelişiyor. Onun stili zamanının popüler kültürünü hem olduğu gibi yansıttı hem de şekillendirdi.
Estetik bir zaman yolculuğuna çıkmadan önce, sizin favori unutulmaz Miley döneminiz hangisi? (Benimki kesinlikle Can’t Be Tamed.)
Hannah Montana, Disney Channel (2006)
Hannah Montana dönemini, düşük bel kot pantolon, renkli bir bolero, askılı bir üst ve kovboy çizmesiyle özetleyebiliriz. Yarattığı country/pop personası ile bütün bir nesli tamamen etkisi altına alan Hannah Montana, 2000’lerin başında Disney Channel’in en gözde it girl’ü olarak hayatımıza girdi. Ben, Nobody's Perfect müzik videosunda giydiği çift düğmeli, uzun kollu kıyafeti yedi yaşımdan beri arıyorum. Sarı saçları, kişiliğini yansıtan renkli stili ve hep gülen yüzüyle hepimizin çocukluğunda yaşamak istediği o iki hayatı birden yaşıyordu. Yaşını yansıtan stiliyle tanıdığımız Miley ve Hannah, çiçek desenleri, renkli güneş gözlükleri, pastel tonlar ve kot pantolonların üzerine giyilen eteklerle bir jenerasyona ilham kaynağı oldular.
Can’t Be Tamed (2010)
Benim en sevdiğim Miley dönemi, Party in the USA şarkısından hemen ardından gelen Can’t Be Tamed dönemi. On üç yaşında başlayan Hannah Montana dönemi, Miley’nin büyümesiyle yavaşladı ve sonunda tamamen bitti. Diğerlerinden farklı olarak bu döneme daha yumuşak bir geçiş yapan Miley, ilk olarak saçını koyu renk ve uzun kullanmaya başladı. İlk büyük stil değişimi deri ceketler, şeffaf kumaşlar ve yaptığı koyu makyajlarla oldu. Can’t Be Tamed şarkısının kapağında koyu bir eyeliner ve deri ceket-pantolon takımıyla klasik rock estetiğine gönderme yapıyor. Müzik klibinde ise bondage tarzıyla artık eski Miley olmadığını ve bambaşka bir döneme girdiğini kanıtlıyor. Disney’in ona çizdiği sınarlardan çıkarak daha cesur adımlar atan Miley, indie chic tarzıyla kendi stilini bir trende dönüştürüyor. Miley bu dönemi için “2010 yılındaki stilim benim ilk defa kendimi Miley olarak tanıttığım ve yansıttığım dönemi temsil ediyor.” diyor.
Bangerz (2013)
Her şeyden önce, kim ne derse desin, onun bu dönemine çok haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Provokatif tarzını modayla da yansıtan Miley, en çok eleştiriyi bu döneminde aldı. Toplum, Disney döneminde yarattığı cici kız imajının böylesi bir evrim geçirmesini kabullenmekte zorlandı. Ben ise on dört yaşında, ağzım açık bir şekilde pixie tarzı saç kesimiyle söylediği Wrecking Ball’u dinliyordum. Kültürel bir değişime yol açan bu şarkı ve klibinde Miley, platin sarısı kısa saçları ve sportif rock-pop estetiğiyle modayı büyük ölçüde etkiledi. Hatta kelimeleri "z" harfiyle yazma trendine bile ilham verdi. Bangerz turnesine çıkan Miley sınır tanımıyor, bilinçli bir kaos yaratmak istercesine hareket ediyordu. Miley’nin rock stili neon renkler, lateks, body chain aksesuarlar ve logolu sokak giyimi kodlarına evrildi. 2013 MTV Video Müzik Ödülleri'ndeki kışkırtıcı performansında giydiği özel dikim kostümünün aslında bir yeniden doğuşu temsil ettiğininden bahseden Miley, bu performansından sonra çocuk yıldız imajını sonsuza dek yerle bir etti. Bu tarzı We Can’t Stop ile devam ederken, 2015 MTV Video Müzik Ödülleri'ndeki performansı sırasında en cesur stil anlarını yaşadı. Gümüş askılardan oluşan fütüristik bir kıyafetle başlayıp birden fazla kıyafet değişikliğiyle cesur moda tercihleri yaptı. Teatral kostüm seçimleri, vahşi çocuk ruhunu en cesur şekilde yansıttı.
Younger Now (2017)
Bangerz döneminden sonra Miley tam tersi yöne gidip çok daha yumuşak ve bohem bir tarz benimserken Younger Now albümüyle müziği de country müzik tarzına evrildi. Romantik ve realistik bakış açısını akışkan silüetler ve açık tonlar ile yansıtmaya başladı. Liam Hemsworth ile yaşadığı büyük aşk, Bangerz dönemindeki kışkırtıcı turne performanslarından sonra ayrılıkla sonuçlanmıştı. Yakın zamanda Miley bu dönemi, “Younger Now'da masumiyeti oynadım. Liam’ı tekrar kaybetmekten korkuyordum. Bunun mutlu bir yuva kurmanın yolu olduğunu düşündüm.” sözleriyle anlattı. O dönemin estetiğinin de aslında kendisini yansıtmadığını söylüyor. Özgür ruhunu durdurmaya çalışırken daha klasik bir stil tercih eden Miley Younger Now albümünden şarkı söylemekten kaçınıyor.
Plastic Hearts (2020)
10 yıllık birlikteliğin ardından 2020 yılında Liam’dan ayrılan Miley, bir süredir devam eden arşiv ve vintage parça ilgisini stiline de yansıtmaya başladı. 2019 yılında Jean Paul Gaultier A/W 2010 koleksiyonundan arşiv bir elbiseyle Grammy ödüllerine katıldı. Yeni stilinin dönüm noktası olan bu elbiseden sonra Miley moda konusunda daha bilinçli hareket etmeye başladı. Plastic Hearts onun asi ve cesur ruhunun moda tutkuyla birleşmesiyle gelişti. Mullet tarzı saç kesimiyle ve kendi moda diliyle “kadın olmak” kavramını sert ama sofistike biçimde yeniden yazdı. Stiliyle sık sık geçmişin rock efsanelerine gönderme yapan Miley, dönemin kolektif özgürlük özlemine ve nostaljiye artan ilgisine hitap eden bir stil geliştirdi. Onun stili kendisine özgü enerjisinin somut haline dönüştü. 2021’den itibaren her yıl Miley’s New Year’s Party konseri vermeye başlayan Miley, bu konserlerde sahneye yalnızca arşiv kıyafetlerle çıkıyor.
Miley’nin Rönesansı (2023- )
Benim için bu dönem tam olarak Flowers şarkısının klibiyle başladı. Klibinde tamamen altın renginden oluşan Yves Saint Laurent F/W 91 koleksiyonundan bir elbise giyen Miley, benim gözümde hiç bu kadar özgür ve özgün olmamıştı. 2024 Grammy Ödülleri’nde ödül aldıktan sonra Flowers’ı söylerken giydiği 2002 Bob Mackie koleksiyonundan parlak gümüş elbise ise benim favori Miley kombinlerimden biri. Günümüzde ise onu lüks markaların son sezon koleksiyonlarından kıyafetlerle görüyoruz. Yves Saint Laurent bordo yeşil deri ceket ve takım, Alaia oversize siyah uzun mont ve yakın zamanda giydiği Schiaparelli 2025 S/S couture koleksiyonundan püsküllü şal ve fileli bir naked dress... Stilini çok geliştiren Miley çok uzun yollardan geçti. O artık hem rock hem de moda ikonu.
Miley, yaşadığı her duygu ve düşünceyi sanatıyla anlattı ve sadece kendisi olarak var oldu. Hiçbir zaman yeni bir stil denemekten vazgeçmeyen Miley’nin bir sonraki dönemini çok merak ediyorum.